Güzel İnsan Osman Beşe’nin Evlatlığı Giritli Marya ve Ölümü

Bazı günler Meryem Gayberi’nin twitlerine yazılan yorumlar bile karamsarlığı dağıtmaya yetmez. Böylesi zamanlarda terapi niyetine mahkeme kayıtlarına yansımış ve çoğunlukla bir cümleden ibaret şikayetleri karıştırırım.  Osmanlı sosyal hayatının yere ve zamana göre ne kadar değişkenlik gösterebileceğinin kanıtı olan bu metin arkeolojisi, okuyacağınız yazıda incelediğim belgede de olduğu gibi, hemen her zaman üzerinde okuma yapmayı gerektirecek en az  bir soru getirir: Yeniçeriler evlatlık edinebilir mi? 

1654 yılı sonbaharında Resmo Kadısının yanına gelen Tiryaki Osman Beşe’nin söyledikleri, bu askeri grubun sosyal hayattaki rolleri hakkında bilgimizin oldukça eksik olduğunu gösteriyor.  Katibin sadece oniki kelimede özetlediği şikayet, çok uzakta kalmış hayatların gizlerini aralamaya yarayacak kadar ilginç. Kopyasını aşağıya verdiğim bu cümleyi madde madde açmaya çalışalım ve açıkça ifade ettiklerinin yanında kapalı olarak neleri söylediğine bakalım:

1- Osman Beşe bir Yeniçeri’dir ve Marya isminde bir kızı evlatlık almıştır. 

2- Marya Hristiyandır.

3- Osman Beşe yetişkin çağa gelen kızını Dilehor köyünden Nikola ile evlendirmiştir.

4- Marya ölmüştür. Osman Beşe, kızını damadının öldürdüğünü düşünmektedir.

5- Damat ölümün çiçek hastalığından kaynaklandığını iddia eder.

6- Osman Beşe şahit bulamadığı için dava reddedilir.

İslam hukukunun evlatlık kurumunu tanımadığına kadar gidebilecek değerlendirmede, cevaplanması gereken basit sorulardan başlayalım. İlk olarak “dışarıdan” gelen birisi olarak Osman’ın Marya’yı nerede ve ne zaman tanıdığı üzerine akıl yürütelim. Davanın açıldığı tarihte henüz Girit’in tamamı Osmanlılara ait değildir. Resmo şehri de sadece altı seneden beri Türklerin elindedir. Osman Beşe’nin adaya gelen ilk grup içinde olduğunu varsayarsak, gelir gelmez Marya’yı evlatlık alıp yetişkin hale geldiğinde de evlendirdiğini düşünmemiz gerekiyor. 

Peki Marya evlendiğinde kaç yaşındaydı? Bunu anlayabilmek için Marya’nın evlatlık alındığı yaşı tahmin etmemiz gerekiyor. Öldüğünde yeni evli olduğunu varsayarsak 12 yaşlarında olmalı. Osman Beşe 1648 yılında ilk grupla Resmo’ya yerleştiyse, Marya’yı 6-7 yaşlarında evlatlık almış gibi gözüküyor. Bu varsayım üzerinden hareket edersek Baba-kızın birbirleri ile hangi dilde anlaştıkları sorusu geliyor. Acaba Osman Beşe devşirilmeden önce Rumca konuşan bir Hristiyan mıydı?

İkinci aşamada olayın hukuki boyutuna göz gezdirelim. İslam hukuku evlatlık kurumunu tanımaz. Ancak Osmanlı dönemi mahkeme kayıtları, islam hukukunun tanımamasına rağmen evlatlık kurumun varlığını açıkça göstermektedir. Ancak buradaki uygulama diğer kentlerde gördüklerimden biraz farklıdır. Özellikle Bursa ve diğer Anadolu şehirlerindeki uygulamalarda, Hristiyan çocuklarının aynı dinden kişiler tarafından evlatlık alınması çoğunluktadır. Hem okuduğunuz örnek, hem de aynı defterde bulunan diğer kayıtlar pek çok Hristiyan çocuğun Müslümanlar tarafından evlatlık alındığını gösteriyor. Özellikle küçük yaştaki çocukların aileleri ile bir Müslüman olarak yetiştiklerini tahmin etmek zor değil. Bu durum acaba sadece Resmo’ya mı özgüdür?

Kısa belgede sorulması gereken diğer soru grubu Osman Beşe ile ilgilidir. Nereden devşirildiğini bilemediğimiz bu Yeniçeri, Marya’yı evlatlık olarak alırken ne düşünüyordu? Çoğu kişinin kendine göre yetiştirmek için küçük yaşta çocukları tercih ettiği bir uygulamada olağan dışına çıkmasının sebebi ne olabilir? 

Acaba Marya, kafirlere karşı kahramanca savaşan güzel insan Osman Beşe’nin, devşirilmeden önceki hayatında var olan ve silüetini unutmaya başladığı kız kardeşine mi benziyordu?

Meraklısına notlar:

1- Osman Beşe’nin şikayet cümlesi: “Benim Marya nâm rebîbemi güç idüp öldürmüşdür, su‘âl olınup hakkından gelinmek matlûbumdur”. Rebîbe: Kız evlatlık.

2- Osman Beşe ile ilgili soruları çoğaltmak mümkündür. Örneğin kendisi Resmo’da yaşarken neden kızını köye gelin olarak göndermiştir? Marya zaten o köyde doğup büyümüş olabilir mi?

3-  Marya’nın 12 yaşında evlenmiş olma ihtimali, konuya uzak okuyuculara garip gelebilir. Bunun  normal bir uygulama olup olmadığını, büyükannelerinize kaç yaşında evlendiğini sorarak anlayabilirsiniz. 

4- Yeniçeriler üzerine var olan söylemin, gerçeği tam anlamı ile yansıtmadığını gösteren bir çalışma için Cemal Kafadar’ın kitabındaki ilk bölüme bakabilirsiniz: Kim Var İmiş Biz Burada Yoğ İken, İstanbul: Metis, 2012, s. 29-37.

5- Belgede geçen Marya ve girişteki Meryem Gayberi atfı tamamen tesadüftür.

6- Kaynak: Mustafa Oğuz, Girit (Resmo) Şer’iye Sicil Defterleri (1061-1067), İstanbul: Marmara Üniversitesi Yayınlanmamış Doktora Tezi, s. 202

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s

%d bloggers like this: